5 Aralık 2009 Cumartesi

20 milyon YTL harcadığımı görün, ormanları özel sektör 'koruması'na verin

GEÇEN pazartesi akşam üstü Polisan'ın Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Bitlis'in fabrikasının da bulunduğu Dilovası'ndaki ormanındayız.


Antalya'daki büyük orman yangını Necmettin Bitlis'in de içine "ateş" düşürmüş. Bunun üzerine "Polisan Çiftliği"nin de içinde yer aldığı 2 bin dönümlük ormanı gezdirip, bürokratların, hükümetin, işadamlarının dikkatini "koru-kullan" yöntemine çekmek istemiş.



Bitlis, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul Valisi Muammer Güler ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı davet etmiş. Güler ve Topbaş, İstanbul'daki Afrika zirvesi yoğunluğuna rağmen gelmiş. Bakan Eroğlu'ndan ses çıkmamış.



Bitlis'i "orman"da yalnız bırakmayan işadamlarından bir bölümünü aktarmaya çalışayım:



Orjin Grubu'nun patronları Zafer Kurşun-Zafer Yıldırım, Akfen ve TAV Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, Dedeman Grubu'ndan Murat Dedeman, Kiğılı Giyim'in patronu Abdullah Kiğılı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) eski Başkanı Fuat Miras, Şadan Kalkavan, İhsan Kalkavan.



Malatya Eğitim Vakfı (MEV) Başkanı Şaban Taçyıldız, Nuryıldız'ın patronu Şahin Nalbant, Türk Musevi Cemaati Onursal Başkanı Bensiyon Pinto, ünlü terzi Yusuf Kenan, Aldülkadir Eriş, Türk-Sudan İş Konseyi Başkanı Kadir Taçyıldız, Matraş'ın patronu Hakkı Matraş, Nuh Çimento'nun profesyonel kaptanı Atalay Şahinoğlu, Tuna Çelik'in Başkanvekili Nuri Tuna.



Necmettin Bitlis, başta Vali Güler ile Topbaş, AKP'li eski Bakan Güldal Akşit, Galip Demirel olmak üzere tüm konuklarını hava kararmadan önce "yapay şelale"ye yürüttü. 350 dönümü kendisine ormanda yaptıklarını anlattı.



Bitlis, 1990'ların başında Polisan'ın su ihtiyacını karşılamak üzere 50 dönüm yer aldı. Kısa süre sonra, çevresindeki ormandan bir gecede 50 çınar ağacı kesildi. O dönemde Polisan'ın İdare Müdürü olan Orman Bakanlığı kökenli Fuat Aydemir yakından ilgilendi, bölge orman yetkilileri de istekli davrandı, Bitlis'e "koru-kullan" yöntemiyle yanıbaşındaki ormanı devralması önerisi yapıldı.



Bitlis'e ilk öneri "5 bin dönümlük orman alanını 49 yıllığına size devredelim" şeklindeydi. Bu büyüklük gözünü korkuttu, 2 bin dönümde anlaştılar. 2 bin dönüm alanın etrafına önce tel örgü çekildi, çevreden pek takan olmadı. Duvar örüldü, ilk anda yine ciddiye alınmadı. Zamanla bölgede yaşayanlar, "Burası Polisan'ın özel ormanı" fikrine alıştı.



Necmettin Bitlis, 2 bin dönüm ormanın etrafına 12 kilometre duvar yaptırdı, üstüne tel örgü de çektirdi. Bugüne kadar ormana 15-20 milyon YTL harcadı. Orman onun elindeyken iki kez yangın tehlikesi atlattı, özel güvenlik ve görevliler olduğu için anında müdahaleyle büyümeden bastırıldı.



Bitlis, yangın örneğinden yola çıkıp, işadamları ile Vali ve Belediye Başkanı üzerinden hükümete çağrısını yaptı:



Hükümete: Gelin benim ormanı inceleyin, "koru-kullan yöntemi"yle ormanları özel sektör kurumlarına devredin. Ormanlara daha iyi bakılsın, yangından korunsun.



İşadamlarına: İçinizde benden daha güçlü arkadaşlar var. Benim burada neler yaptığımı gördünüz. Ülkemizin ormanlarına sahip çıkın.



Bitlis haksız mı?



Keçilerden koruduk insandan koruyamıyoruz



İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ilk kez gördüğü "Polisan Ormanı"ndan oldukça etkilendi: "Necmettin Bitlis, Dilovası Organize Sanayi Bölgesi'ne yakın bir noktada tam anlamıyla 'saklı cennet' yaratmış."



Bitlis'in, "koru-kullan yöntemi"yle ormanların şirketlere 49 yıllığına devredilmesi çağrısına Topbaş'tan anında olumlu yanıt geldi: "Klasik katı devletçi anlayışı bırakınca neler olabildiğini burada gördük. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın tüm çabalarına rağmen ormanlarımıza tam anlamıyla bakabildiğini söyleyemeyiz. O halde 'koru-kullan' yöntemiyle ormanlarda özel sektör devreye sokulmalı."



Topbaş, çağrıya olumlu yanıt vermekten bir adım daha öte gitti: "Devredilen orman alanlarının büyüklüğüne göre, şirketlere küçük birer turistik-dinlenme tesisi kurma izni de verilmeli."



Topbaş, can alıcı cümleyi sözün sonuna sakladı: "Ormanları keçilerden koruduk ama insanlardan koruyamıyoruz..."



Ormanı besleyecek gölete 3-4 yılda izin alabildi



POLİSAN'ın Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Bitlis, Dilovası'ndaki 2 bin dönümlük orman alanının içinde yer alan eski taşocağını gölet yapmak istedi. Amacı, gölette birikecek suyu, öncelikle ormanda kullanmak, ihtiyaç duydukça da fabrikasına yönlendirmekti.



Bitlis, bu amaçla önce Çevre ve Orman Bakanlığı'na başvurdu. Gölet için taşocağından bir miktar daha taş çıkaracak, o taşları büyütmeyi planladığı Polisan Limanı'nda kullanacaktı. Çevre Bakanlığı Bitlis'in başvurusuna sıcak yaklaştı.



Ancak, o dönemde DSİ'yi de bünyesinde bulunduran Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı uzun süre Bitlis'e "olur" vermedi.



Aradan 3-4 yıl geçti, sonunda "Polisan Çiftliği"nin de içinde bulunduğu ormandaki taş ocağının gölete dönüştürülmesine izin çıktı.



Şimdi sıra göleti yapmaya geldi...



'Bir maaşını ver' dedi ağaçtan para kazandırdı



POLİSAN'ın Dilovası'ndaki ormanı, İstanbul Valisi Muammer Güler'i Denizli'nin Çal İlçesi'nde kaymakam vekilliği yaptığı 1973 yılına döndürdü.



O dönemde ilçede ormancı Ahmet Çökelez varmış. Çökelez, bir yandan "Türkiye'de özel ormanlar oluşturulsun" diye çaba harcarken, diğer taraftan da çevresindeki her bürokrata, "Bir maaşını ver, ormanın olsun" diyormuş.



Muammer Güler, Ahmet Çökelez'in "Bir maaşını ver" formülüne yanaşmamış, "özel orman" fikrine de "şimdilik hayal" şeklinde bakmış.



Çökelez, "bir maaşını ver" dediklerinden parayı alarak uygun bir alanda ağaçlandırma yapıp, birkaç yıl sonra da mahkemeye, "Burası falanca şahsın kullanımında" başvurusu yapıyormuş. Sonuçta söz konusu kişiler için ağaçlandırılan alanla ilgili "kullanım hakkı" elde ediliyormuş.



Güler, Ahmet Çökelez'in, 1973'lerde öngördüğü "özel orman" uygulamasının daha sonraki yıllarda gerçeğe dönüştüğüne dikkat çekip, ekledi: "Çökelez'in 'bir maaşını ver' dediği arkadaşlardan kimileri o alanlardaki ağaçları kullanıp, üçüncü sürgünü de aldılar."



Güler'in anlattığı güzel bir "özel orman dersi" oldu...



Özel orman sahibi olmak mümkün değil



TURİZM Yatırımcıları Derneği (TYD) Başkanı Murat Dedeman, Necmettin Bitlis'in çağrısının, İstanbul Valisi Muammer Güler'le İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın verdiği desteğin aksine dikkat çekti:



"Biz özel orman oluşturmak ya da mevcut ormanları 'koru-kullan' yöntemiyle almak istiyoruz. Mevcut mevzuat kapsamında bu talebimizin yerine gelmesi mümkün değil."



Oysa Necmettin Bitlis, "Yasalar müsait, özel ormanlar yaygınlaşabilir" diyordu... Demek ki Murat Dedeman'ın takıldığı önemli bir nokta vardı...

Özel orman kurmak isteyene ücretsiz arazi ve proje veriliyor

   Devlet ormancılığından millet ormancılığına geçişin başladığını açıklayan Sakarya Orman Bölge Müdürü Hasan Yıldız, köy tüzel kişiliklerine faizsiz kredi verildiğini belirterek, büyük ödeme kolaylıkları sağlandığına dikkat çekti.
  Çevre ve Orman Bakanlığı'nın özel orman oluşturmak isteyenlere ücretsiz proje ve kredi temin ettiğini açıklamasının ardından başvurular sürüyor. Bölge müdürlüğü alanı içinde en çok başvurunun ise İzmit ve Gebze'den yapıldığı belirtildi. Sakarya Orman Bölge Müdürü Hasan Yıldız, Çevre ve Orman Bakanlığı'nın özel orman oluşturmak isteyenlere proje ve kredi imkanı sağladığını söyledi. Ormanların gerek çevresel, gerekse ekonomik etkileri nedeniyle dünya için vazgeçilmez doğal kaynak olduğunu belirten Yıldız şunları söyledi: "Bu kaynağın, bütün insanlarımızın katkılarıyla yönetilmesi ve geliştirilmesi, ormanların sürdürülebilirliği ve güvenliği açısından oldukça önemlidir. Çevre ve Orman Bakanlığı, özel ağaçlandırma çalışmalarını artırmak için devlet ormancılığından millet ormancılığına geçişi temel felsefe olarak kabul etti. Bu yoldaki en büyük adımlardan biri de özel ağaçlandırmanın teşvik edilmesi olmuştur."



Yıldız, özel ağaçlandırmanın köy tüzel kişilikleri, belediyeler, tarımsal kalkınma kooperatifleri, dernekler, vakıflar, şirketler ve diğer gerçek ve tüzel kişiler tarafından çam, sedir, kayın, ceviz, kestane, antepfıstığı gibi odunsu orman ürünü veren bitki türleriyle yapılabileceğini kaydetti. Özel ağaçlandırma çalışmalarının hem çok önemli bir gelir kaynağı hem de tabii ormanların korunmasının en etkili yolu olduğunu ifade eden Yıldız, "Özel ağaçlandırma yapacaklara, Çevre ve Orman Bakanlığı'nca ücretsiz saha tahsisi yapılıyor ve bu süre, dikilen türlerin idari müddetine göre belirleniyor. Ayrıca ormanlık alanlarda sahaya dikilen fidanların arasına yem bitkileri de ekilebilir." dedi.



Yeni düzenlemeye göre ağaçlandırma yapacak özel ve tüzel kişilere ücretsiz proje ve ayrıca kredi tahsisi yapıldığını vurgulayan Hasan Yıldız, köy tüzel kişilerine verilen kredilerin faizsiz olduğunu ve kredilerin geri ödenmesinde ise çok büyük kolaylıklar sağlandığını ifade etti. Başvuruların orman alanlarında ve sahipli arazilerde Çevre İl Müdürlüğü veya Orman Bölge Müdürlüğü'ne, talep edilen sahaya ait krokinin dilekçeye eklenerek yapılacağını belirten Yıldız, geniş bilgi edinmek isteyen şahıs ve kuruluşların gerekli bilgileri Orman Bölge Müdürlüğü'nden alabileceklerini sözlerine ekledi.